28 Ocak 2012 Cumartesi

Meleklerle Nasıl İletişim Kurulur.

Tahmin edilemeyen Dünya Değişimleri ile ilgili uyarılar olduğu için, belki şimdi kendi meleklerinizden yardım ve rehberlik istemenizin ve almanızın ideal zamanıdır.
Bunu nasıl yaparız ? Öncelikle, onları gerçek bir olasılık olarak kabul etmeliyiz, yoksa inançsızlığımız bilinçliliğimizin bağlantı kurmasını durdurur. İnanç tek başına yeterli değildir – sadece bizi olasılıklara açar – ama ilk aşamada önemlidir.
İkinci olarak, melek ziyaretlerine açıldığımız zaman başlıca bedenlerimizin üçünün de buna dahil olması gerekir. Eğer bu bedenlerden herhangi biri işleme dahil değilse, hiçbir şey olmaz. Bu üç ilksel beden Zihinsel, Duygusal ve Fiziksel bedenlerdir.
•Zihinsel Bedenimiz melekleri “görmek” için açık olmalı, ancak bu görme şimdi açıklanmalı, yoksa karışıklık olur. “Görme” dışsal olabilir – etrafımızdaki 3 Boyutlu uzayda – ama böyle olması zorunlu değildir. İçsel olabilir, zihinlerimizde. Bunun melekler için önemi yoktur.

Ayrıca , bazı insanlar için “görme”, “hissetme” olarak adlandırdığımız şey olan dişil şekli içerir. Hissetmede, kişi melekleri görsel olarak görmez, ama onların varlığını hissedebilir. Ve bu hissetmede, melekleri direkt olarak “görmesek” bile, tamamen iletişim kurabiliriz.

Yine, ister görelim, ,ister hissedelim veya içsel olarak imgeleyelim, melekler için önemi yoktur. Tüm yollar eşit şekilde geçerlidir, ve çoğu insanlar her birinden birazını kullanır.

* Duygusal Beden de aktive edilmelidir. Duyguyu hissetmelisiniz – bu sizin için ne olursa – sanki melek veya melekler odada duruyormuş gibi veya siz onları içsel vizyonunuzda görüyorsunuz. Bu duygu olmadan, hiçbir şey olmaz.

*Son olarak, Fiziksel Bedeniniz de dahil olmalıdır. Bir melek fiziksel olarak odanızda görünseydi, bedeninizde ortaya çıkacak duyumları hissetmelisiniz – damarlarınızda akan adrenalin, kalbin çarpması, vs

”Meleğim veya meleklerim gerçekte görünmezse, bunu nasıl yapabilirim” diyebilirsiniz. Bu uygulama ve ustalık gerektirir, ancak üç bedeninizin katılımı olmadan, bu bağlantıyı yapabilmeniz olası değildir.

Temel bedenlerinizin üçünü aynı anda aktive etmede, sizinle melekleriniz arasında bir kanal açarsınız, ve onlar sizin tarafınızdan görülebilir veya hissedilebilirler.

Melekleriniz – varoluşun yüksek bir seviyesindeki siz – muhtemelen başka hiç kimsenin yapamayacağı şekillerde size rehberlik yapabilirken, bu bir kez bile gerçekleştiğinde, yaşamınız tamamen değişir.

Melekler ve Gelen Zamanlar

Büyük değişim zamanlarına giriyoruz. Ve bu zamanda, sizinle melekleriniz arasında bağlantı kurmak yaşamınızda en önemli olay olabilir.
İçinde bulunduğumuz bu zamanlarda berrak ve doğru rehberlik, sahip olduğunuz her şeyden ve şimdiye kadar öğrendiğiniz tüm bilgiden daha değerlidir.
Melekler yaşamınıza berrak ve doğru rehberlik getirir. Ama daha da önemlisi, kendi başına insan deneyiminin olasılıklarının ötesinde bir bilgelik getirirler.
Sizin için duam şu ; melekleriniz ile bu bağlantı mümkün olduğu kadar çabuk tamamlansın. Melekleriniz açık bir kalp ile, Dünyada şimdiye dek bilebileceğiniz herhangi bir şeyden daha büyük bir sevgi ile bekliyorlar.İZİN VERİN TEŞEKKÜR EDİN .

25 Ocak 2012 Çarşamba

AŞK

 iç çatışmalarla zamanınızı geçirirseniz aşkı bulmanız da mümkün olmayacak. Kaygılardan ve şüphelerden kurtulun. Kendinizi aşka verin. İlişkinize daha işin başındayken son belirlemeyin. Yaşayın ve görün. Aşkın kendisi bir neticedir. Aşıksanız eğer zaten beklediğiniz sona ulaşmışsınız demektir.

19 Ocak 2012 Perşembe

B M Şamuel ,B M Cebrail

Başmelek Chamuel’in Pembe Sevgi Işını

Başmelek Chamuel Sevginin Pembe Işını olan Üçüncü Işından hizmet eder.
Başmelek Chamuel kendinizi sevme, başkalarını sevme ve tüm kalp konularında size yardımcı olmak için sizinle birliktedir.
Kalbinizi iyileştirmeye ve kendinizi sevmenize ve kalbinizi, zihninizi ve ruhunuzu sevgi ile doldurmasına yardımcı olması için Başmelek Chamue’li çağırın. Bu sevginin... bedeninizden aktığını hissedin ve kendinizi sevmekte rahat olduğunuzda, bu sevgi etrafınızdakilere yansımaya başlayacaktır. Bu gerçekleştiğinde, yaşamınıza daha çok sevgi dolu ve nazik insanları çektiğinizi göreceksiniz.
Aşağıdaki çağrıyı yüksek sesle veya içinizden söyleyerek, Başmelek Chamuel’i çağırın.
“Başmelek Chamuel, İçimdeki sevgiyi görebilmem için ve bu sevgiyi etrafıma
yansıtabilmem için senin sevgine ve yardımına ihtiyacım var. Lütfen bana yardım et.”
Alternatif olarak, pembe ışığın güzel ve sıcak bir ışınının sizi çevrelediğini ve
başınızdan ayaklarınıza kadar sizi sevgi dolu ışığın pembe ışını ile doldurduğunu
gözünüzde canlandırabilirsiniz. Bedeninizden akan bu pembe ışını hissedin ve sonra onun kalbinizden etrafınıza yansıdığını görün.
Başmelek Cebrail’in Saflık ve Uyumun Beyaz Işını:
Başmelek Cebrail, Saflık ve Uyumun Beyaz Işını olan Dördüncü Işından hizmet eder.
Başmelek Cebrail ışık ile çalışmanıza ve gerçek spiritüel hizmette olmaya daha
yakınlaşmanıza yardımcı olur. Cebrail ayrıca iletişim yeteneklerinizi geliştirmenize ve yaşamın tüm alanlarında yeteneklerinizi ifade etmenize ve etrafınızdakilere neşe ve uyumu ifade etmenize yardımcı olur.
Spiritüel yolunuzda yardıma ihtiyacınız olduğunda ve yaşamınıza ve ilişkilerinize uyum getirmek için Başmelek Cebrail’i çağırın. Yüksek sesle veya içinizden söyleyin:
“Başmelek Cebrail, spiritüel yolumda yardımına ihtiyacım var, beni olmam gereken
yere yönlendir.”
Alternatif olarak, başınızdan ayaklarınıza kadar sizi çevreleyen ve sizi saflık ve uyum ile dolduran ve etrafınızdakilere neşe ve sevgi ifade etmenizi sağlayan beyaz ışığın parlak saf ışınını gözünüzde canlandırabilirsiniz.
Başmelek Cebrail özelikle kendinizden veya etrafınızdakilerden alıyor
olabileceğiniz cesaretsizliği salıvermenize yardımcı olur.
Başmelek Cebrail’in sizinle olmasını istemekten çekinmeyin ve size sunulan saflığı
ve uyumu sevgiyle kabul edin.

18 Ocak 2012 Çarşamba

SEVGİ ÜsTÜNE

 
‎*İmajinasyonun hayatta çok önemli bir rol oynadığını fark etmelisiniz; o size üzerinde çalışmanız ve geliştirmeniz için hediye edilmiştir, fakat aynı zamanda negatif imajinasyon gereksiz ıstıraplara sebep olabilir. Size şunu söyleyelim; insan bedeni öylesine harika biçimde inşa edilmiş ve sevginin gücü öylesine büyüktür ki ,en kötü acıyı bile hafifleten bir yardım vardır. Sevgi mucize yaratabilir....*
*Sevgi evrenin en derin sırrıdır.*
*Hayatın başlangıcıdır, aslında hayatın ta kendisidir.*
*Tohumları her ruhun içindedir ve ruhlarının çoğunun kendi varlıklarının sırrına varmaları, kendi güçlerini keşfetmeleri için birçok hayat gereklidir. Şu an dünya size kaotik görünür, fakat unutmayın ki kötü olarak görünen şeyler, insan ruhunu sınar ve içteki ışığın, sevginin büyümesini hızlandırır.*...

SEVGİ SABIR HOSGÖRÜ


Sevgi Bilgeliktir
Beyaz Kartal
Sevgi, bilgeliktir, Sevgi adaleti bilir;
Sevgi alçak gönüllülüktür, içtenlik ve dürüstlüktür;
Sevgi barıştır,
Sevgi uzun bir acıdır ve naziktir.
Sevgi yumuşak başlıdır ve hata bulmaz.
Sevgi yargılamaktan sakınır,
Asla bir başkasına olumsuz niteleme yapmaz,
Çünkü kalbindekini yalnız Tanrı bilir.
Sevgi Ruha Aittir
Sevgiden söz ettiğimiz zaman, kastetttiğimiz şey his ya da duygu değildir. Sevgi ruha aittir ve siz onunla, sizinle kardeş olan kişinin ruhunu tanırsınız.
Hepimiz tek bir basit hayati gerçeği öğrenmek zorundayız, birbirimizi sevmeyi, hayatı sevmeyi, dünyanın eseri olan her şeyi sevmeyi ve bu tükenmez ve ebedi sevgi ve barış ruhunun bilincinde olarak yaşamayı ve nefes almayı ve hatta, zamanı gelince, ölmeyi. Tanrı alçak gönüllü ve kalbi temiz olanlara, karmaşık olmayan yollarla gelir.
Sevgi iç ışığın büyümesine yardım eder ve ıstıraplı şartlara karşı ruhun gösterdiği doğru tepki de, bu ışığın daha parlak olmasını sağlar.
Her sorunu ruhsal kanunun ışığı altında, sevgi ışığı altında görmeyi öğrenmeliyiz.
Işık bünyede yer ettikten sonra sevgi kalbinin uyanmasına sıra gelir. Nefsin küllerinden, saf sevginin altın kalbi yükselir. Kendisine ait olanı arayan değil, hayata evrensel olarak veren bir sevgi. Bu, yolun bir sonraki adımıdır.
Sevginin şifa verici ve rahatlatıcı gücünü hissettiğimiz anda sevginin başka bir ruha yardım etme gücünü bilmiş oluruz. Dış görünüşe bakarak, başka birinin hareketleri arkasında yatan güdülerin neler olduğunu saptamak imkansızdır.
Bedensel, zihinsel ve hatta ruhsal arzuların fedasını zamanla kabulleniriz. Ruhsal arzuları da ekledik çünkü bu yol bir ustura kadar keskindir, cazibeleri o denli incedir ki, ancak amacı saf tutmak ve ruhsal ışığın sürekli yanmasını sağlamakla ayaklarımızı sağlam basabiliriz. Nefsimizden gelen dürtüler yol boyunca zaman zaman baş gösterip bizi cezbedecektir. Merdivenin en üst basamağına çıktığımızda bile, bir hata yapıp düşebiliriz ve sonra merdiveni yeniden tırmanmamız gerekir.
Kalbinin Derinliklerinde
Her biri yaşam için gerekliyken, bir ruh, hem dünya hem de insan ilişkilerini nasıl feda edebilir? diye sorabilirsiniz. Kardeş, abla, oğul, baba ve anne; bunlar gibi ilişkiler gereksiz olsaydı Tanrı onları yaratmazdı. O halde diyoruz ki, insan ilişkileri gereklidir, maddi yaşam gereklidir. Onlar ilahi bir amaca hizmet ederler. Onlar size duygu ile öğretiyorlar ve deneyim veriyorlar. Ama şu da önemli bir noktadır: Kişiliğe, kişisel ilişkilere veya maddeye veya mevkilere veya dünyasal şeylerin arzusuna esir olmamalısınız. Fedakarlık dünyadan çekilmek anlamına gelmez; bir insan her şeyi terk edebilir ve halen dünya içerisinde yaşayabilir, insan ilişkilerim koruyabilir, ama o insanin içi özgür olur, çünkü kalbinin derinliklerinde Yüce Beyaz Işığı bilme, Ona yaklaşma, ilahi alev ve ışıkla birleşme arzusu dışında bir şey kalmamıştır. Özveri, yaşamın dışsal, maddi ve kişisel şeylerini doğru perspektiflerine yerleştirmek anlamına gelir. Onların yararları da vardır, ancak onların sizi köleleştirmelerine izin vermemelisiniz.
Kalbin Rehberliği
Tanrısal Sevgi ile tutuşan kalp olarak simgelenen bir sonraki adımı umut ve istekle bekliyoruz.
Kalp merkezi güneş gibidir, o gerçekten güneş sisteminizin güneşidir. Geleceğin insanları kalpleri ile düşünmeyi öğrenecektir. Şimdiki zamanda insanlar, kalp ışığını söndürecek kadar gelişmiş bir duruma gelmiş, başlarındaki akıl ile düşünüyorlar. Ama Yeni Çağ'da erkekler ve kadınlar mekanı kalpte olan Tanrının aklı ile düşünecekler. İnsan ilişkilerinde ne denli çok kalbin dürtülerine tepki gösterirseniz, o denli ruhsal gelişme yolunda yürürsünüz. Geleceğin zihni kalpte çalışacaktır.
Daha şimdiden sezgiye tepki gösterebilen, baştaki aklı komutla sakinleştirip hükmedebilen erkek ve kadınlarda bu başlamaktadır. Göreceksiniz ki, herhangi bir kargaşa durumunda, dingin olup kalbin konuşmasına izin verirseniz,ihtiyacınız olan bilgiyi alırsınız. Ancak o bir duygu, bir sezgi şeklinde gelecektir. Kalp merkeziniz güçlü olmasına yardımcı olunuz; kendi başına karar vermesine, deneyimler kazanmasına yardımcı olunuz. Fazla şeker ve tadı bir çocuğu hasta edebilir. Kardeşinizi şımartıp her istediğim verirseniz, bunu da sevgi sayarsanız, muhtemelen ona iyilikten çok kötülük yapmış olursunuz. Şuurluysanız dersiniz ki: Yeteri kadar zarar verdim; artık sevdiğim kişinin önüne şekerleme yığma­yacağım; onun anlayış ve yardıma ihtiyacı olduğunda, elimden geldiğince en şuurlu, en iyisini veririm.
Kardeşlik
Kardeşinize yapacağınız en iyi yardım, sevecen, anlayışlı, düşünceli olmanızdır; onun amaç ve içsel isteklerine anlayış göstermenizdir. Belirli bir yol izlemek istiyorsa, "Yerinde olsaydım öyle yapmazdım." demeyiniz: aksine, "Yolunun bu olduğunu hissediyorsan, elimden gelen yardımı yaparım. Sevgi ve anlayışla yolun sonuna dek tamamen arkandayım, kardeşim. Ama kurtuluşunu kendi çabanla kazanmalısın. Bunu senin için yapamam." deyin. Bu sevgi dersinin inceliklerini anlamanız için yeteri kadar basite indirgedik mı?
Gerçek Sevgi Bilgelik Doğurur
Sevmeyi öğrendiğinizde içinizde bilgelik büyür. Her zaman bilgelik ve sevgiyi bir arada düşünürüz, çünkü gerçek sevgi bilgelik doğurur. Bilgeliği sevgiden soyutlayamazsınız. Gerçek sevgi, kardeşinizin ihtiyaçlarını, sizinkilerinin önüne koymanız ve onun en önemli, gerçek ihtiyacının ne olduğunu açık bir şekilde görmenizdir. Bu durumda, onun ruhsal olarak karakteri ve amaçlarının büyümesini istiyorsunuz ve bu maksatla onu bütün gücünüzle destekliyorsunuz.
Basit ve ufak bir sevgi şeklini gösterelim mi? Farz edelim ki çok meşgulsünüz, kendi sorunlarınızla iç içesinız, o denli ki her şeyin sonunu nasıl getireceğinizi bilmiyorsunuz, ihtiyaç içinde olduğu açıkça belli olan, fakir olan, sevgiden yoksun, sağlıktan yoksun biri gelir. Çok meşgul olduğunuzdan, onu bir kenara itmek, onunla ilgilenmemek fikri cazip gelebilir. Ancak sevgi der ki; İşler bekleyebilir. O kardeşimdir, onun sorunları, kendi sorunlarım kadar önemlidir.
Ama o kardeşin vaktinizi boşa harcamasına izin vermeyiniz. Nazikçe kalbinin yükünü size boşaltmasına izin veriniz; dinleyiniz ve onun için gerçeği görebilmek ve yaşamının dönüm noktasını getirebilecek nazik, yumuşak, yapıcı şeyleri söylemek uğruna en iyi gayretinizi sarf ediniz, ihtiyacı olan bir kardeşi dinlemek ve gerektiğinde ona pratik yardımda bulunmak için gerektiğinde fazla meşgul olmayınız. Ancak aynı" zamanda sizi bilgelik yönlendirsin, duygusallığa da kapılmayınız. Ne kadar basit! O kadar basit ki sizin için önemli gözükmeyebilir. Ancak bizi evrensel sevginin kalbine yaklaş­tıran bu tür küçük şeylerdir.
Nazikçe ve Düşünceli Konuşun
Seven birisi, dikkatsiz bir sözle başkasını incitmemeye çalışmalıdır. Nazikçe, düşünceli konuşunuz. Kılıçla bir darbe atmak acı verebilir. Sevgi Üstadının öğrencisi herhangi bir şekilde başkasına acı vermez ve şefkat ve zararsızlığı bütün yaşamı kucaklar. Herhangi bir hayat şekline acı vermemek için elinizden gelem yapınız. Bu sevgidir. Yaşamda o denli zalimlik var ki: Bencillik, açgözlülük, şiddetli duygulardan kaynaklanan sebepsiz zalimlik vardır. Ayrıca, cehalet ve düşüncesizlikten kaynaklanan zalimlik vardır.
Hayvan ve Bitki Sevgisi
Basit bir örnek vermek gerekiyorsa, bir hayvan dostunuz vardır, diyelim ki bir köpek. Dostunuzu seviyorsanız sadece okşamak veya üzerine düşmekle (veya şımartmak) yetinmezsiniz, onun ihtiyaçlarını anlarsınız ve ona bakarsınız. Küçük dostunuzu sevmek onun ih­tiyaçları ile ilgilenmek demektir. Aynı şey, çiçekler için de geçerlidir: Doğa dünyası insanın bakımı altındadır. İnsanlar çiçekleri büyütmeyi, kesmeyi veya evinin süslendirilmesinde kullanmayı seçer. Bu çiçekler hassastır, onlarda yaşam enerjisi vardır ve sevginize muhtaçtırlar. Sizden sevecen ilgi ve duygu istiyorlar. Yol üzerinde bulunan biri, bunların birer hayat biçimi ve Tanrı'nın birer parçaları; görünümü olduklarını idrak edip hayvanı da, bitkiyi de sevecektir. İnsan kardeşlerine nasıl saygı duyuyorsa, hayvan ve doğa alemlerine karşı da saygı duyacaktır ve onları sevecektir.
Hoşgörü
Diyeceksiniz ki, "Bu insanlar, yaşamın bütün yasalarını çiğnedikten sonra onlara nasıl saygı duyarız?' Kardeşinizin kalbinde bulunduğunu bildiğiniz, büyüme ve ifade için çabalayan Tanrının ışığından dolayı saygı duyunuz. Çocuklar resim çizerler ve onların çabalarının ürünleri her zaman güzel olmaz, ama elinden geleni yapıyorlardır. Kardeşlerimiz de resim çiziyor veya dünyanın hoş olmayan bir resmini gösteriyor olabilirler; ama o bir ifade ve büyüme biçimidir ve bir hiz­met şeklini her zaman için pek takdir etmiyoruz. Sözüm ona şer ve çirkinliğin bir tür hizmet olabileceği fikrini anlamanız biraz güçtür. Ama öyledir. Seven birinin tavrı, her zaman yaşama katılımda bulunan iyiyi tanımak olmalıdır.
Size güncel hayattan bazı benzetmeler verdik. Sevmenin ne anlama geldiğini size göstermede belki de her şeyi biraz basite indirgedik, ama daha büyük inisiyasyonlara gelmeden önce, bütün bu vasıflar gereklidir. Sadece feda etmemiz, basit insani bir tarzda sevmeyi öğrenmemiz yeterli değildir. Aynı zamanda içsel bir gelişmenin, ruhun pencerelerinin (şakralarının) açılmasının, şuursal idrakine varmalıyız.
Sizi bıraktığımız için üzgünüz, ama sevgimizle sizi sarıyoruz. Her birinizi de sizi seven büyük kalbe yakın tutuyoruz. Bu büyük sevgi sizi. sarmaktadır ve bu sevgi kalbiyle sarılmayı kabullendiğiniz sürece, o sizi saracaktır ve size hoşluk, rahatlık ve güç verecektir. O size karakter asaleti verecektir; size tahsis edilen yolda cesaretle ilerlemeniz için ilham verecektir; o size refakat verecektir; anlatılmaz sevgi ve coşku verecektir; ve zamanla size Tanrının yaşamının ihtişamını açıklayacaktır.


Sevgi ve Bilgelik El Ele Gitmelidir
Sevgi en basit insani şekliyle de, kendiliğinden sihirlidir. Gerçekten seven ruh, sevgisi ile bir tür manyetik güç yayınlar. Sevgi mucizeler yaratan sihirli bir ilkedir.
Sevgi yaratıcı bir güçtür. Ancak öyle bir kudreti vardır ki, bilgelikle beraber yürütülmedikçe, yıkıcı da olabilir. Sevgi ve bilgelik el ele gitmelidir, çünkü yönetilmeyen duygular (ki gerçek sevgi değildirler) zararlı ve yıkıcı olabilirler.
Yargılamadan Eleştirmeden Bakınız.
Her birinizin benzer bir yolda olduğunuzu ve her birinizin birbirinize ihtiyacı olduğunu bilerek, dünyaya ve kardeşlerinize özenmeden, yargılamadan, eleştirmeden, sadece sevgi ile bakınız. Kusur veya zaaflarım her ne kadar açıkça gördüğünüzü düşünürseniz de, başka bir ruhu yargılayamazsınız, çünkü ne onun taşıdığı karma yükünü, ne de davranışlarının arkasında yatanı görebilirsiniz.
Yaşamınızın her döneminde sevgi size ilham versin. Bu serbest seçiminizdir. Ancak unutmayınız ki, diğer insan kardeşleriniz de aynı serbest iradeye sahiptirler. Zor kullanarak kalbine girmeye çalışmayınız, ama kalbinizde sevgi ile onun yanında durunuz ki, almaya hazırsa alsın. İnsan hatalarının kaosu içerisinde Evrenin Yüce Yapıcısının sevgi ve bilgeliğine inancınızı kaybetmemelisiniz.


Kalpteki Tohum
Kalbinizde, hayatın tohum atomunun bulunduğu ve Tanrı'nın yerleştirdiği bir tohum var ve yasayı anladığınızda, yasayla uyum içinde olduğunuzda, kalbinizdeki bu tohum sizi tüm hayat ışığı ile doğrudan bağlantıya geçirir. Tohumdan bahsettiğimizde, canı kastetmiyoruz, pırıl pırıl ruhu kastediyoruz. Can ruhun giysisidir.
Esiri beden, kişinin öte alem ve dünya arasındaki bireysel bağlantısıdır. Ruh, berrak ışığın yaratıcı küresinden izlenimler alır ve bu izlenimleri insan beynine iletir. Ve insan kalbindeki sevgi ile, kalbindeki ışıkla bu yaratıcı gücü güzelliği yaratmak için kullanacaktır. Herkes, bu yaratıcı güce sahiptir ve bu güç; ruhun tertemiz beyaz ışığı, tamamen sevgi olan Ruh tarafından aydınlanır, hızlandırılır. Bu yüzden, bir insan sevene kadar, sevginin ne olduğunu anlayana kadar mükemmel bir şekilde yaratmaya muktedir olmamaktadır. Mükemmelik ancak saf sevgi yoluyla gelir ve bu sevgi size, birçok kez ışık olarak tasvir edilir ve kalpteki tohuma gelişme gücü verir.
Bu sizde gelişmeye başladığında, onu söndürmeyiniz; bu sevgi hissini hoşgörü ve iyi niyetle cesaretlendiriniz. Onu cesaretlendiriniz çünkü ancak böyle yaparsanız ruhsal gücünüz ve bilginiz artar. Açık bir şekilde görebilseydiniz, bu küçücük tohumun hayat ışığı olduğunu anlardınız ve hayat size ışık olarak görünürdü. Bu küçücük tohumu bir ateş olarak görürdünüz.
Sevgi, yasası ile uyum halinde ve kardeşlikle yaşamayı öğrenenler, yalnızca kendilerine yardım etmezler, fakat tüm insanlığı karmalarının zincirinden kurtarmaya çalışırlar.

Dünya üzerinde yapılan bir yanlış, yalnızca yasa ile düzeltilemez. Doğrular insanların ancak kalplerine yerleştirilerek hayata geçirilebilir. Ve hatırlayınız, insanların hepsi ruhsal anlamda aynı gelişim düzeyinde değildirler ve dağın birazcık yukarısına çıkanlar, aşağıdaki kardeşlerine eleştirel bir gözle bakmamalıdırlar. Herkese sevgi ile bakmalıdırlar; acıma ile değil, sevgi ile. Bilmelidirler ki, ancak zirveye ulaştıklarında, altınla kuşanacaklardır; ancak bu dünya altını değil, Tanrı altınıdır; sevgi altınıdır.
Bu dostlarım, altın hasat dediğimiz şeydir. Her ruh buna erişecektir. Kimsiniz veya nesiniz fark etmez, hepsinin içinde bu ışık kıvılcımı vardır. Ve eğer siz içinizdeki bu ışığı izlemek için elinizden geleni yaparsanız -ki bu; sevgi, nezaket, alçakgönüllülük, düşüncede ve hareketlerde incelik anlamındadır- işte bu durumda daima sonsuz gelişim basamaklarında ilerlersiniz. Fakat bundan da öte, varlığınızın ana merkezini, kalbinizi Büyük Beyaz Işığa açarsanız; o ışık tıpkı güneş ışığının o tohumun üstüne yağması gibi, sizin üstünüze düşmektedir.
Ufak şeyler size derin mutluluklar getirebilir
Hayata, dünyanın güzelliklerine, Tanrı’nın tüm yaratıklarına karşı sevgi duyduğunuzda neşe ile dolarsınız ve hatta kendinizden geçersiniz. Ufacık şeyler size derin mutluluklar getirebilir. Üstelik, sevdiğiniz sürece verme eğilimi de kazanırsınız. Bu belki şuursuz bir arzudur fakat daima, sevdiğinizde verirsiniz.
Ancak, insan ruhu için gerçekte korkacak hiçbir şey yoktur. Yalnızca fiziksel şeylere konsantre olduklarında insanlar ıstırap hissederler çünkü yapabilecekleri bir şey yoktur, kalpleri buruktur ve dengelerini, inançlarını yitirirler. Takat eğer gerçekten Tanrı'ya doğru uzanıyorsanız, kalbinizde sevgi ile yaşarsınız, size hiçbir şey dokunamaz.


Sevgi Mucize Yaratabilir
İmajinasyonun hayatta çok önemli bir rol oynadığını fark etmelisiniz; o size üzerinde çalışmanız ve geliştirmeniz için hediye edilmiştir fakat aynı zamanda negatif imajinasyon gereksiz ıstıraplara sebep olabilir. Size şunu söyleyelim; insan bedeni öylesine harika biçimde inşa edilmiş ve sevginin gücü öylesine büyüktür ki en kötü acıyı bile hafifleten bir yardım, vardır. Sevgi mucize yaratabilir.
Sevgi evrenin en derin sırrıdır.
Hayatın başlangıcıdır, aslında hayatın ta kendisidir.

Tohumları her ruhun içindedir ve ruhlarının çoğunun kendi varlıklarının sırrına varmaları, kendi güçlerini keşfetmeleri için birçok hayat gereklidir. Şu an dünya size kaotik görünür, fakat unutmayın ki kötü olarak görünen şeyler, insan ruhunu sınar ve içteki ışığın, sevginin büyümesini hızlandırır.


Hepiniz Bir Bütünün Parçasısınız
Sizler hayatın göksel planından bir bebek olarak geldiniz; tamamıyla ışık olan, ruhsal ışığın temel olduğu plandan geldiniz ve bir gün oraya tam şuur içinde geri döneceksiniz. Bir bebek, çevresine karşı çok büyük ölçüde şuursuzdur ve ruhsal bebek de çevresine veya kendi öz potansiyeline karşı fazla şuurlu değildir. Bu bakımdan bir ruhsal bebek tıpkı fiziksel olan gibi, tamamen ebeveynine bağımlıdır. Bebeğin ebeveyni, yani Tanrı bu bebeği sevgi ile kucaklar, ışık ile giydirir ve bilgi, ilim ve sezgi öğrenmesi için uzun bir yolculuğa gönderir. Sevgiyi kazanma yoluyla dünyada ve gökte kendi yaşamının ve aynı zamanda bir parçası olduğu evrenin de anlamını kavrar. Sizin yapabileceğiniz en büyük hata, kendinizi Tanrı'dan ve içine doğduğunuz evrenden ayrı düşünmenizdir. Sizler, hepiniz bir bütünün parçasısınız.
İnsanlar sevginin gücüne, bu gücün bilimsel belirtilerine uyanacaklar, çünkü sevginin gücü maddeye üstündür.


Pırıldayan Ruhunuza Dönün
İnsanlar sevginin zayıflıkla eş anlamlı olduğunu düşünme eğilimindedirler fakat o noktada yanılırlar. İnsan ruhundaki sevgi, maddedeki en büyük güçtür, insan hayatında sevgi büyülü bir güce sahiptir ve tüm yanlışları doğruya çevirebilir. Size hayatınızı ve tüm olarak hayatî değiştirecek güçten bahsediyoruz, bunu deneyin! Sevginin gücünü evinizde, dükkanınızda, büronuzda, işiniz sizi nereye götürürse orada gösterin.
Gösterin; herkese, onları sevdiğinizi söyleyerek değil, böyle değil, ancak onların tanrısal niteliklerini düşünerek, her durumda iyiyi görerek, her zaman güzel konuşmak, hareket etmek veya düşünmek için çabalayarak. Bunu yarım gün için deneyin. Alt benliğinizin taleplerini bir kenara iterek, aklınıza ve canınıza değil, pırıldayan ruhunuza dönün ki o, tüm mutlulukların, tüm uyum, güzellik ve ışığın kaynağıdır.


Bilgi ve Kudret
Sevginin, ruhsal uyanışa giden yol olduğunu biliyoruz. Daha çok sevgi oldukça daha bilgili, Tanrı'nın kudretiyle daha güçlü oluyoruz. Hepimizin kalplerinde ve yaşamlarında sevgi, bilgi ve kudretten oluşan bu Kutsal Üçlü hayat bulsun.


Kendinizi Çok Sıkmayın
Bir iki hatanız olmuşsa bunu fazla dert etmeyin. İçinizdeki görünmeyen o kuvveti, bütün kusurları düzelten kal bin izdeki sevginin gücünü hatırlayın.
Kalbi sevgiyle dolu olan bir insan hiçbir zaman yılmaz, gereksiz yere canım sıkmaz; ne kendisi, ne başkaları, ne sevdikleri, ne de bedeni için gözyaşı dökmez, çünkü onu yaşatan, dik tutan ilahı güçtür, ışıktır; bu yüzden hiçbir şey ters gidemez.


Ruhsal Gelişimin Temeli Sevgidir
Hepimiz sevmekten ve sevilmekten hoşlanırız. Bu gayet doğaldır ve hayatı huzurlu ve neşeli hale getirir. Bununla birlikte, çoğumuz bir insanda apaçık görmeden sevgiyi anlayamayız, bu gayet doğrudur.
Kişilik, şimdiye kadar hep, içinden gerçek sevginin çıktığı bir pencere olarak kabul edilmiştir.
Sevginin kökenini bulabilmek için tüm kişiliklerin ötesine geçmeli ve evrensel nitelikli bir hayatı kavramalıyız. Gerçek sevgi ile karşılaşıldığında, onda hiçbir ayrılığın olmadığını, çünkü gerçekten sevdiğimizde Tanrı'nın bütün çocuklarının Bir olduğunu görürüz.
Bu anlayış sizin için zordur. Size göre insan hayatında sevgi, yakınlara duyulmalıdır; en çok sevgi eşlere, çocuklara, arkadaşlara, sevgililere, en yakın olanlara duyulmalıdır ve size göre, sızın onlara duyduğunuz sevgi, başkalarına duyduğunuzdan farklı olmalıdır.
Size en yakın olanlarla, belki kendinizi daha rahat, daha uyumlu hissedersiniz. Bu sıradan bir hayat, sıradan bir amaçtır, çünkü en yakın ve en sevdikleriniz bedensel ihtiyaçlarınıza yardım ederler, zihninizi rahat tutarlar ve onlardan ayrılmak da size acı verir.
Halbuki, önce dünyasal kardeşlikten ruhsal kardeşliğe çıksanız, ruhun çekimine kapılabilseniz, size bireysel olarak gösterilmiş sevginin aynısını bütün insanlık için hissedebileceğinizi göreceksiniz.
Her Ruhun Özünde İlahi Sevgi Vardır
Her ruhun özünde, ilahi sevgi vardır ve bu, her birinizin yaşadığı normal hayat içerisinde sevgi hissetmenizi sağlar. Bu yüzden, sevginin ne demek olduğunu anlayarak, tüm kardeşlerimizi sevmeli ve hiçbir zaman sevgiye sınır koymak gibi bir hata yapmamalıyız. Bu, size bir çelişki gibi gelebilir.
İlahi sevgi ile ancak diğerlerini (herkesi) sevmek aracılığıyla bağlantı kurabilirsiniz, başka bir yolla değil. Bu konuda ustalaşmadığınız sürece gerçek sevginin ne olduğunu öğrenemezsiniz.
Böylece görüyoruz ki Tanrı, insan için hem ana, hem baba, hem ilahı bilgelik, hem ilahi sevgi, ilahı kudret, hatta hayatın her öğesinde, her şeklin arkasında olandır.
Bu yüzden Tanrının çocukları, Tanrının yüreğinden çıkan ilahi sevginin kıvılcımları, Tanrı'nın bildiği ve her ruhun özüne yerleştirdiği tohumu, o mutluluğu ifade etmeyi öğrenebilirler.
Benlik Şuuru
Gelişim sürecinde insan yukarı doğru yol alırken "ben" üzerinde uzun uzun düşünmüştü ve bunu yapması da gerekliydi. Benlik şuurunda olmak zorundadır, ama benlik şuuru zamanla Tanrı şuuruna yer verecektir ve bunun başlıca üç ifade tarzı vardır: Kudret, bilgelik, sevgi.
Mürit ilk defa yola adımını atınca sevgisiyle kendini bir hizmete adamak ister. Ondan sonra hizmet yolunda her bir ruhsal yetenek gelişir ve güçlenir. İnsanda verme isteği doğuran sevgi, Tanrıya ve yüce ruhlara hizmet, sanki onun ruhunu tutuşturan kıvılcım olmuştur. Sevgi tüm yaşamın anahtarıdır. Sevgi, hayat veren yaratıcı güçtür.
Sevgi Olmadan Bilgiyi Kullanamazsınız
Pek çok insan kitap üstüne kitap okumaktadır. Kafaları okunmuş materyal ile doludur. Oysa daha başka bir şeye ihtiyaç duyulmaktadır; Kalp ve sevginin bilgeliği, çünkü sevgi ışıktır. Mantal bedeniniz çok güçlü olabilir; ancak kalbiniz sevgi ve severek hizmet etmek anlayışıyla dolu olmadıkça elde ettiğiniz bilgiyi kullanamazsınız. Dahası, onu kontrol edemezsiniz, o sizi kontrol edecektir. Sizi kendi içinde eritecektir. Kalpte sadece sevgi ışığının gelişmesi bu yüzden zamanımızda o derece önemlidir, çünkü onun yokluğunda bu mantal çağın muazzam gücü, büyük olasılıkla insanları içinde eritip mahvedebilirdi. Bu yüzden korkunuz olmasın. Biz size karşılıklı etkileşim içinde bulunan bir işlemden bahsediyoruz. Sadece, kalpte iyilik ve kare İsterde güzellikle karşılık bulmadıkça bu mantal gücün tehlikesini vurguluyoruz.
Hatalı, kötü, yıkıcı görünenler bile, büyük plana göre bir amaca hizmet eder ve arkasına Tanrının bilgisini ve sevgisini alır.
O sevgi, evrenin her köşesinde görülen kötünün içindeki iyiyi dışarı çıkarmaya çalışır, yol göstericidir ve en küçüğünden en büyüğüne tüm hayat biçimlerini birleştirir.
Birbirinizi ve tüm büyük kardeşliği sevmenizi diliyorum.
( Sevginin Bilgeliği - Derleme; N.Sefa Yılmaz, Ege Meta Yayınları )
Konular;




17 Ocak 2012 Salı

TEKAMÜLCÜ TEFEKKÜR ; YA DA GELİŞTİREN DÜŞÜNCE-4

 
  •  
  •  
  1.  
     


    Tekamül, ruhsal farkındalık düzeyine ego/zihni büyütmektir... Ego/zihin kendini fizik beden olarak ayrılık illizyonunda tanımlamak yerine, Evrensel/Yüksek benliğinin hizmetine girebilirse büyümeye olğunlaşmaya genişlemeye BÜTÜNÜ ve BİR olanı da anlamaya başlar...

    Ego/zihin üç boyutlu beş duyulu madde dünyası için dizayn edilmiş olduğundan diğer üst boyutlardan gelen bilgiyi ayırt etmekte zorlanır, yorulur ve karıncalaşmaya baş...lar... Bu nokta da zihin yorulduğunu devre dışına geçici ve bilinçli olarak çıkarılması ihtiyaç olmuştur...

    Ego/zihnin sanki görünmez bir pirize takılı fiş gibi çekilip dinlenceye veya istirahate alınması gerekmektedir...

    Buna ruhsal öğretilerde ve ruhsal aydınlanma uygulamalarında MEDİTASYON denir...

    Artık sınırlı algı/bilinç dere dışı çıkarılıp sınırsız bilinçle bağlantı kurulur... Ruhsal çalışmaların başlangıcı hep niyetle başlar...

    Her şeyin meditasyonu yapılabilir... Daha doğrusu meditasyonu olabilir... Yapmak ego/zihinsel bir şartlanmaya dönüşmemesi için, ruhsal farkındalık OLMAYLA ilişkili olduğundan biz buna meditasyon yapılır değil, meditasyon olunur demek daha doğrudur...

    MEDİTASYON OLMAK ya da DERİN DÜŞÜNMEK VE DÜŞÜNCENİN KENDİSİ OLMAK...

    Her şeyin üzerine meditasyon olunur; Sesi, ışık, koku, su, nefes, nesneler üzerine daha pek çok anlam içeren meditasyon çeşitleri vardır... Hepsi ruhsal farkındalık için bir kapı açarlar...

    Artık devrede olan, deneyimi belirleyen ruh varlığımızdır... İnsan varlığı düşünememeyi de düşünmemek halini başlangıçta başaramaz...

    O zaman uyanan harekete geçen duygu ve düşünceyi yargılamadan gözlemlemek önemlidir.. O duygu o düşünce neden size sunulmaktadır? Sizin almanız gereken mesaj nedir? Sessizce gözlenmelidir... Kutupluluğun yarattığı dengelenmesi gereken bu dinamikler dengelenmek için oradadırlar ve bunları dengeleyin...

    Ne bilmenizi istiyorlarsa sorun, öğrenin ve konuşun onlarla...

    İÇİNİZDE olan bitenler sizin kendi iç dengelerinizi kurmanız için size sunulmuştur... Bunlar üzerinde çalışmak, şifalandırmak, dengelemek sizin işinizdir...

    Dışınızda değiştirmeniz gereken bir şey yoktur... Onların hepsi sizin içinizdedir... Dışarısı da içerisi de sizsiniz ve sizin vehçelerinizdir... İçinizde dengelenmeyen şeyler dışınızda SORUN olarak açığa çıkar ve şartları oluştuğunda hemen tezahür ederler... İşaret parmağınızla diğer insanları suçlamanız veya şikayet edip kurban düşüncesine saplanıp kalmanız bir fayda etmeyecek acınızı daha derine gömmeye devam etmiş olacaksınız...

    Derin düşünmek kendi bölünmüşlüğünüzü, parçalanmışlığınızı ve dağınıklığınızı toparlamak, dengelemek ve şifalandırmaktır...

    Meditasyon, ruhsal aydınlanmaya giden yoldur...

    Meditasyon, arkasına saklandığınız insani zaaflarınızla yüzleşmektir...

    Meditasyon, ego/zihin ile yüksek benliğin çatışmasının ortadan kaldırılması ve dengelenmesi sürecidir... Çatışmayı elbette yüksek benlik değil ego/zihin yaratmaktadır...
     

pozitif düşünce

*Eğer pozitif bir sonuç almak isteniyorsa, yapılması gereken şey; her hadisenin ardından, bir iyi niyet süreci içerisinde kalmak ve olayı hemen yorumlamamaktır. Olayı değerlendirmek ve bir rol dağılımı yapmak lazımdır. Bazen kendinizi olayı...n muhatabının veya karşı tarafın yerine koyacaksınız, o karşı tarafı da kendi yerinize koyacaksınız. Bu şekilde bir rol değişimi, mekan değişimi yapmak yoluyla olayı bir daha gözden geçireceksiniz: "O benim yerimde olsaydı veya ben onun yerinde olsaydım, ne yapardım?" gibi bir soruyla meseleyi ele aldığınızda, biraz daha objektif bir şekilde pozitifleştirmeye başlarsınız. Bu noktada iyi niyet faktörü çok önemlidir çünkü iyi niyetiniz, daha baştan itibaren şuuraltınızdaki negatif yorumculuğun önüne geçer. Negatif yorum yapmamanız, yani egoistçe bir yoruma başvurmamanız için iyi niyet, daha en başından bunun sınırını çizer.*...

Pozitif Düşünce

*Eğer pozitif bir sonuç almak isteniyorsa, yapılması gereken şey; her hadisenin ardından, bir iyi niyet süreci içerisinde kalmak ve olayı hemen yorumlamamaktır. Olayı değerlendirmek ve bir rol dağılımı yapmak lazımdır. Bazen kendinizi olayı...n muhatabının veya karşı tarafın yerine koyacaksınız, o karşı tarafı da kendi yerinize koyacaksınız. Bu şekilde bir rol değişimi, mekan değişimi yapmak yoluyla olayı bir daha gözden geçireceksiniz: "O benim yerimde olsaydı veya ben onun yerinde olsaydım, ne yapardım?" gibi bir soruyla meseleyi ele aldığınızda, biraz daha objektif bir şekilde pozitifleştirmeye başlarsınız. Bu noktada iyi niyet faktörü çok önemlidir çünkü iyi niyetiniz, daha baştan itibaren şuuraltınızdaki negatif yorumculuğun önüne geçer. Negatif yorum yapmamanız, yani egoistçe bir yoruma başvurmamanız için iyi niyet, daha en başından bunun sınırını çizer.*...

15 Ocak 2012 Pazar

KORKU

Sen kanıp fırsat vermedikçe korkunun hiçbir söz hakkı olmadığını bilirsen, başarıya daha çabuk ulaşabilirsin. Dolayısıyla, sessiz kalın. Bilinçli sessizliğiniz, kendi kendine sabotajı durdurur. ..-Cavit Çağ -..

11 Ocak 2012 Çarşamba

EŞİM

Hayatımızı yaşarken Yaradan bize bir eş tayin etmiştir...Bizler bazen eşimizi bulduğumuzu düşündüğümüzde hepimizin ders aldığı kırgınlıkları yaşarız...Öyle anlar olur ki bu üzüntülerin içinden çıkamayacağımızı düşünüp kendimizi ve ruhumuzu yaralama çabasına gireriz..Kendi mutluluğumuzu ancak kendimiz üretebilir ve kabullenebiliriz;başkaları bizim mutluluğumuzu sadece güzelleştirebilirler...Yüreğim...izdeki sevgiyi çoğaltırsak hayatımızdaki aşkı da ve aşkdaki sevgi bolluğunu da yaratabileceğimiz ortamı hazırlamış oluruz....Çoğu zaman da kendi benliğimize uygun olmayan kişiye çok uzun süre tutunuruz bu yüzden de hayatımıza gelecek olan bizim için hayırlı akışı kesmiş oluruz...''Allah'ım, sevgili meleklerim ve sevgili Baş melek Şamuel şu an'da hayatıma tam benim düşündüğüm gibi (aklınızda nasıl bir aşk varsa bütün detaylarıyla) sevgiyi ve aşkı çekmemi sağlayın...Biliyorum ki benim yüreğimden geçen tüm dileklerim sizin için bana verilecek çok güzel hediyeler...Hayalimdekinden daha güzel olarak bana geldiğini biliyorum..Ve ben de artık Yaradan'ın ve sizlerin benim hayrıma olan verdiğiniz aşkı Yaşamıma almaya hazırım...Ve yine biliyorum ki bu benim, evrenin ve o kişinin en büyük hayrına oluyor...En doğru ve en hayırlı zaman da bana geliyor..Eşimi sizlerin seçmesi benim için büyük mutluluk..Bunun için size çok teşekkür ediyorum...Ve öyle de Oldu...

EŞİM

Hayatımızı yaşarken Yaradan bize bir eş tayin etmiştir...Bizler bazen eşimizi bulduğumuzu düşündüğümüzde hepimizin ders aldığı kırgınlıkları yaşarız...Öyle anlar olur ki bu üzüntülerin içinden çıkamayacağımızı düşünüp kendimizi ve ruhumuzu yaralama çabasına gireriz..Kendi mutluluğumuzu ancak kendimiz üretebilir ve kabullenebiliriz;başkaları bizim mutluluğumuzu sadece güzelleştirebilirler...Yüreğim...izdeki sevgiyi çoğaltırsak hayatımızdaki aşkı da ve aşkdaki sevgi bolluğunu da yaratabileceğimiz ortamı hazırlamış oluruz....Çoğu zaman da kendi benliğimize uygun olmayan kişiye çok uzun süre tutunuruz bu yüzden de hayatımıza gelecek olan bizim için hayırlı akışı kesmiş oluruz...''Allah'ım, sevgili meleklerim ve sevgili Baş melek Şamuel şu an'da hayatıma tam benim düşündüğüm gibi (aklınızda nasıl bir aşk varsa bütün detaylarıyla) sevgiyi ve aşkı çekmemi sağlayın...Biliyorum ki benim yüreğimden geçen tüm dileklerim sizin için bana verilecek çok güzel hediyeler...Hayalimdekinden daha güzel olarak bana geldiğini biliyorum..Ve ben de artık Yaradan'ın ve sizlerin benim hayrıma olan verdiğiniz aşkı Yaşamıma almaya hazırım...Ve yine biliyorum ki bu benim, evrenin ve o kişinin en büyük hayrına oluyor...En doğru ve en hayırlı zaman da bana geliyor..Eşimi sizlerin seçmesi benim için büyük mutluluk..Bunun için size çok teşekkür ediyorum...Ve öyle de Oldu...

8 Ocak 2012 Pazar

KİMSEN O OL

Bazı şeylerin gitmesine izin vermek işte bu nedenle çok önemlidir.
Onları serbest... bırakmak...
Gevşek olanı kesmek...
İnsanların hiç kimsenin işaretli kağıtlarla oynamadığını anlaması gerekiyor;
bazen kazanırız ve bazen de kaybederiz.
... Hiçbir şeyi geri almayı bekleme,
Yaptıkların için takdir edilmeyi bekleme,
Ne kadar zeki olduğunun keşfedilmesini bekleme ya da aşkının anlaşılmasını.
Daireyi tamamla.
Gururlu,
Yetersiz ya da kibirli olduğun için değil,
Sadece artık onun senin yaşamında yeri olmadığı için.
Kapıyı kapat,
Plağı değiştir,
Evi temizle,
Tozdan kurtul.
Geçmişte olduğun kişi olmayı bırak ve şu anda kimsen o ol...

Paulo Coelho

TAVSİYELER

1. ''Zorunlu olmayan sayıları çöpe atın: yaş, kilo, boy.
Doktorunuz düşünsün onları. Bunun için ücret alıyor sizden.

... 2. Sadece neşeli arkadaşlarınız olsun.
Suratsızlar, negatifler sizi aşağı çeker.

3. Öğrenmeyi sürdürün: Bilgisayar, el sanatları, bahçecilik, ne olursa.
Beyniniz âtıl kalmasın. Âtıl kafa, iblisin tezgâhıdır.
İblisin adı da, alzheimer'dır.

4. Küçük şeylerden zevk almaya bakın.

5. Sık sık, uzun uzun, vargücünüzle gülün. Soluksuz kalıncaya kadar gülün.

6. Gözyaşları olacaktır. Katlanın, yas tutun, başka yaşantılara geçin.

7. Sevdiklerinizle doldurun çevrenizi, aile, kedi, köpek, kuş, balık,
yadigârlar, müzik, bitkiler, hobiler, ne olursa.
Eviniz sığınağınızdır. Tadını çıkartın.

8. Sağlığınızın kıymetini bilin. İyiyse üstüne titreyin.
Bozuksa düzeltin.
Siz kendiniz düzeltemiyorsanız yardım sağlayın.

9. Vicdan azabından uzak durun.
Çarşı pazarda gezin, komşu illerde dış ülkelerde dolaşın,
ama sakın suçluluk, pişmanlık duygusuna yönelmeyin.

10. Sevdiğiniz insanlara onları sevdiğinizi söyleyin, hissettirin her fırsatta.''

''Ve hiç unutmayın ki yaşam,
aldığımız soluklarla değil,
soluk kesen anlarla ölçülür''

TAVSİYELER

1. ''Zorunlu olmayan sayıları çöpe atın: yaş, kilo, boy.
Doktorunuz düşünsün onları. Bunun için ücret alıyor sizden.

... 2. Sadece neşeli arkadaşlarınız olsun.
Suratsızlar, negatifler sizi aşağı çeker.

3. Öğrenmeyi sürdürün: Bilgisayar, el sanatları, bahçecilik, ne olursa.
Beyniniz âtıl kalmasın. Âtıl kafa, iblisin tezgâhıdır.
İblisin adı da, alzheimer'dır.

4. Küçük şeylerden zevk almaya bakın.

5. Sık sık, uzun uzun, vargücünüzle gülün. Soluksuz kalıncaya kadar gülün.

6. Gözyaşları olacaktır. Katlanın, yas tutun, başka yaşantılara geçin.

7. Sevdiklerinizle doldurun çevrenizi, aile, kedi, köpek, kuş, balık,
yadigârlar, müzik, bitkiler, hobiler, ne olursa.
Eviniz sığınağınızdır. Tadını çıkartın.

8. Sağlığınızın kıymetini bilin. İyiyse üstüne titreyin.
Bozuksa düzeltin.
Siz kendiniz düzeltemiyorsanız yardım sağlayın.

9. Vicdan azabından uzak durun.
Çarşı pazarda gezin, komşu illerde dış ülkelerde dolaşın,
ama sakın suçluluk, pişmanlık duygusuna yönelmeyin.

10. Sevdiğiniz insanlara onları sevdiğinizi söyleyin, hissettirin her fırsatta.''

''Ve hiç unutmayın ki yaşam,
aldığımız soluklarla değil,
soluk kesen anlarla ölçülür''

MUCİZE SENSİN

.Seni sen olduğun için değil, senin yanında olduğum zaman, ben olduğum için seviyorum.

2.Hiç kimse senin gözyaşlarını haketmez, onu hakeden seni asla ağlatmayacak olandır.

3. Birinin seni senin istediğin gibi sevmemesi, onun seni tüm varlığıyla sevmediği anlamına gelmez.
...
4.Gerçek dost, elini tuttuğunda kalbine de dokunandır.

5.Birini özlemenin en kötü yolu, yanyana oturduğun halde onu hiçbir zaman elde edemeyeceğini bilmendir.

6.Üzüntülü olduğun zamanlarda bile gülümsemeyi asla bırakma, biri gülümsemene aşık olabilir.

7. Bu dünyada bir insan olabilirsin ama birisi için bir dünya olabilirsin.

8.Zamanını seninle geçirmekle ilgilenmeyen biriyle zamanını harcama.

9. Belki de Allah doğru kişi ile karşılaşmadan önce yanlış insanlarla karşılaşmamızı istemiştir. Minnet duygusunu böyle tadacağız.

10.Bir sona geldiğin için ağlama, onu yaşadığın için gülümse.

11.Seni kıracak insanlar her zaman olacaktır, öyleyse güvenmeye ihtiyacın var, sadece dikkatli ol.

12.Daha iyi bir insan ol ve yeni bir insanla karşılaşmadan o kişinin de senin kim olduğunu bildiğini ümit etmeden önce kendinin kim olduğunu bildiğinden emin ol.

13. Çok fazla uğraşma, en iyi şeyler ummadığın zamanlarda olur.

Bunu, çok sık görüşmeseniz de, çok fazla aramasanız da, her ne sebeple olursa olsun arkadaşınız olanlara söyleyin.
“OLAN HERŞEYİN ARKASINDA BİR SEBEP VARDIR.”
HİÇBİR ŞEY TESADÜF DEĞİLDİR..

-GABRIEL GARCÍA MÁRQUEZ -